Divan Residence, toplamda 56bin m2 kapalı alanda 42 oturulabilir kat ve 2 tane büyük dükkâna sahip bir tesistir. En üstünde bir helikopter pisti de bulunmaktadır. Tamamen rezidans hizmeti vermektedir.
Divan Residence’da çalışmaya başlamadan önce, 2008’de Taş Yapı projelerinde çalışırken, EEC’nin adını duymuştum. 2012 yılında bu projede çalışmaya başlamamla EEC’yle daha ciddi bir şekilde tanışmış olduk. Öncesinde güvenlik sistemleri piyasasına o kadar hâkim değildim. Sistemleri öğrendikçe EEC’nin ne kadar değerli olduğunu gördüm. Başka projelerde başka firmaların bir kereye mahsus harcama yapılmış, sonrasında tamamen âtıl bırakılmış sistemleriyle de karşılaştım. Firmaların yüksek fiyatlarla müşteri karşısına çıkan, para odaklı hizmetlere dönüşmüş olduğunu gördüğüm yerler de vardı. EEC’nin bakış açısıyla kıyasladığım zaman destek anlamında size son derece güveniyorum, ilgi ve alakanız güzel. Bazı eksiklikler ve aksaklıklar da var, tabii ki.
EEC’yi tanıdıkça ve inşaat kökenim fazla olduğu için başka firmaların sistemleriyle karşılaştırma fırsatı buldukça, Divan Residence’da ciddi bir altyapı ve sürdürülebilirlik olduğunu görüyorum. Yangın algılama, yangın söndürme ve acil anons sistemleri en önemsediğim konulardan biridir. Bu sistemleri Divan Residence’da maksimum düzeyde, %100 verimli ve kesintisiz kullanıyoruz. Diğer otellerde gördüğüm bazı kötü uygulamalar beni korkutuyordu ancak EEC bize tam destek sağlıyor. Bu korkularımı EEC giderdi.
Sistemi bir bütün olarak değerlendirdiğimde, kusursuz cihazlarla çalıştığımızı düşünüyorum. Duman dedektörleri ve Bosch acil anons sistemimiz, tam bir Alman mantığıyla, çalıştıkları sürece kendilerini ellettirmiyorlar. Müthiş bir sistem. Bu cihazlara tek kelimeyle bayılıyorum. Su almadığı sürece kesinlikle ve kesinlikle bozulan bir tane dedektör görmedim. 2012’de %100 faaliyete geçtiğimizden beri kusursuz çalışan bir sistemimiz var. Kablo kanallarının içlerindeki zor yerlerde, ulaşamadığımız uç noktalarda bile dedektörler sıkıntısız hizmet veriyor.
İhbar ve anons sistemimiz var olduğu için arkamı rahatlıkla dönüp evime gidebiliyorum. Büyütmüyorum, gerçekten samimiyetle söylüyorum. Sistemlerimiz son derece güvenilir; sizden aldığımız destekler sayesinde korumayı sürdürüyor ve ayakta tutuyoruz.
Sistemde bir sorun olduğunda karşımda mutlaka bir muhatap bulabiliyorum. Teknik destek ekibi sorunlarımızı kendi işleri gibi üstlenip, para odaklı olmadan çözüyorlar. EEC, her şeyden önce para odaklı olan birçok firmaya benzemiyor. “Para biraz daha geride dursun, biz ilk önce şu var olan sıkıntınızı giderelim” dediğiniz çok şey oldu. Bu da tabii ki EEC’ye olan güvenimizi arttırıyor.
EEC’nin hizmetlerinden memnunum. Teknik desteği aradığım zaman, karşımdaki muhatap binamızı görmüş, defalarca müdahale etmiş, sorunumuzu çözmek için de çok hızlı aksiyon alabilen birisi oluyor. Telefonda sorun çözdüğümüz sayısız durum var, işte bu da sizin firma olarak değerinizi arttıran bir durum. Şu anda teknik destek ekibiniz işlerimizi %100 kendi işi gibi benimsiyor ama ben yine de bir geri dönüş olarak teknik destekten bir kişinin bize atanması gerektiğini düşünüyorum. Sizin ilgi ve alakanız ne kadar çok olursa, bizim de aksiyon alışımız, gösterdiğimiz özen ve aldığımız verimlilik o kadar fazla olacak.
Sizinle sahada da beraber çalıştık, birçok işi de teknik ekipten öğrendik. Bizim tarafımızda herkes duruma hâkim değildi sonuçta, buradaki personelin yetişmesine de vesile oldunuz.
Can ve mal güvenliğini her şeyden çok önemsiyoruz. Bunlar hayat kurtarmak için var olan sistemler; bir hayat kaybolmasın, önceden haber alınsın diye varlar. Yaşadığımız birkaç tane örnekte bu ihbar sisteminin ne kadar doğru ne kadar iyi bir şey olduğunu, sürdürülebilir ve çalışır halde tutmanın ne kadar faydalı olduğunu gördük. Geçmişten aldığımız derslerden yola çıkarak sistemleri önemsiyorum ve sizin de bizim için önemsemenizi istiyorum. Sizin tarafınızdan birilerinin beni taciz etmesi de güzel bir şey. “Bu sıkıntınız vardı, gelin onu da giderelim.” denmesi aslında tam istediğimiz şey.
Yangın algılama panelimizin kısa yol tuşları olmasının kolaylığı var. İleriki dönemlerde sistemi daha da basitleştirecek birkaç eklenti daha yapmak istiyorum. Bu tuşların verdiği avantajla “Şuna bas tamam sorununuz giderildi, şuna bas şu durdu.” gibi kısa yollarla arıza giderebiliyoruz. Panelin adreslemesi ve altyapısı çok çok iyi. Alarm gelen dedektörleri noktasal olarak belirtiyor. Buradaki personel de hızlı bir şekilde müdahale ediyor. Kesinlikle yanıltmıyor.
Yangın ihbar sistemimize sonsuz güveniyoruz. Örneğin bir dairemizde tutuşan tencereden daha içindeki ev sahiplerinin haberi olmadan bizim kapılarına gittiğimiz oldu. Sistem o kadar iyi çalışıyor demek ki. Daha yangın çok küçükken algılayarak hem yangını hem de bir canın zarar görmesini engellemiş oluyoruz. EDWARDS’ın çalışıp çalışmama gibi bir tereddüdü yok. Çalışıyorum diyorsa çalışıyordur.
BOSCH Acil Anons Sistemi üzerinde müzik yayını verebiliyor olmak da güzel bir şey. Güzel bir tarafı da istediğiniz hangi ayarı yaparsanız yapın, acil anonsa geçiş yaptığında bütün ayarları devre dışı bırakıp kendi ayarına dönmesi. Belli bir volümde, daha önceden yetkililer tarafından ayarlanmış belli bir ses tonajında ve bir ses debisinde hizmet veriyor olması güzel bir şey. Bunu her testimizde de görüyoruz ve bu da bizi rahatlatıyor.
BOSCH ve EDWARDS ile ilgili olarak memnun olmadığım hiçbir konu yok. Sadece memnun olmadığım konular ekrandaki küçük eklentiler ve terimlerin İngilizce olması. Ama şunu elirtmeliyim ki ürünlerin hepsine müthiş bir güvenim var. EEC ürün ve hizmetlerini kesinlikle tavsiye ederim, ettim de zaten, ettiğim projeler var.
EEC dendiği zaman, sürdürülebilirlik ve güven çağrıştırıyor. İşinize ilgi ve alakanız, örneğin bugün burayı ziyaret etmeniz, bunlar hep güven sebebidir. Zaten bu işin içinde olan birçok kişinin de kafasında bir EEC var ve onlar da bunun farkında.
Ürünlerin kalitesi kusursuz. Ama şöyle de bir şey var yani ürünlerin kalitesi kusursuz ama fiyat için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Sizin için yıllık ayırdığım bir bütçe var ve belki 10 tane güç kaynağı satın alırsam bir kerede bütçeyi tüketmiş olacağım. Ön göremediğim harcamalar da var. Tabii ki sistemi sürdürmek için para harcayacağız ama sizden de fiyat konusunda biraz daha şeffaf olmanızı bekliyorum. Fiyat politikanızı biraz daha basitleştirebilirseniz, kıyaslama yapabilecek hale getirirseniz, bana da bir üst kişilere durumumu açıklarken destek vermiş olursunuz.
Kartlar, dedektörler olsun, güç kaynakları, paneller olsun, her türlü beklentimizi karşılıyor. Sistem 10 senedir sıkıntısız çalışıyor. Bu sistem kusursuz bir sistem; bir kere kuruyorsun unutuyorsun. Tabi ki ufak müdahaleler gerekiyor, ama bir kere kurduğunda artık tamamıyla unut. En önemli şeylerden birisi dedektörlerin su almadıkları sürece hiç dokunmadan çalışmaları. Tek dokunduğumuz şeyler güç kaynakları. Evet ciddi paralar, tamiri yok. 10 senede 6 tane güç kaynağı aldık, 2 de daha önceden almıştık. Aslında güç kaynaklarının da çok basit sorunları var ve işlerini yapıyorlar ama burada haberleşmede basit bir arıza çıkarıyorlar. Sistemin sıkıntısız olduğu, ürünlerin sıkıntısız olduğu, bunca zamandır kusursuz çalıştığı apaçık belli.
EEC son senelerde ilgi ve alakasını arttırmak için bir aksiyon aldı. Hizmetlerini daha da ileriye götürmek için neler yapılabilir diye çok ciddi aksiyonları var gibi hissediyorum. Bunu servis formlarındaki geri dönüşlerden de teknik servisimizle ve Kurumsal Satış Yöneticimizle konuştuğumuzda da anlayabiliyoruz. Sözleşme kısmı birimlere ayrılmış ve sadeleştirilmeye çalışılmış, hatta daha da sadeleştirmekle ilgili aksiyonlarınız var gibi hissediyorum. Her şey çok güzel, çok verimli, ama Hasan Bey (Hasan Düz) bir destekleyici, iki destekleyici ama birazcık sorunları unutmak zorunda kalıyor gibi geliyor bana. İlgilenmiyor değil kesinlikle, yetişemiyor gibi, önemsiyor, ilgileniyor, yardımcı olmaya çalışıyor. Yoğunluğunuzu anlayabiliriz zaten kesinlikle verimsiz değil müthişler arkadaşlar. Hasan Bey’in de ilgisi, alakası, işle alakası gayet nazik, kibar, işe yaklaşımı da iyi; ilgilenmek istiyor, sanki işlerini biraz daha kolaylaştırmak gerekebilir. Yani Hasan Bey’i şahsi olarak hiç görmedim tabi.
