Yüz Tanıma Sistemleri hayatımızın her alanına girmeye başladı. Akıllı telefonlarımızın ekran kilidinde, bankacılık işlemlerinde, sosyal medyada, mağazalarda, reklamcılıkta, engelli insanların kullanımında, veri merkezlerinde, tesislerin girişlerinde, tesislerin önemli alanlarının girişlerinde, Mobese sistemlerinde ve daha birçok alanda kullanılmaktalar. Günümüzde özellikle gelişmiş ülkelerde yüz tanıma sistemlerinin yararları ve zararları sorgulanmış ve bazı yaptırım kararları alınmıştır. Ülkemizde ise Kişisel Verileri Koruma Kanunu ile daha da tartışmalı hale gelmiştir.
Veri Merkezi Güvenlik Çözümleri »
Bu yazıda özellikle yüz tanıma teknolojisi hakkında bilgiler vermeyi çalışacağım. En geniş kapsamda değerlendirirsek yüz tanıma sistemlerini 2 temel başlığa ayırabiliriz. Birincisi insanların yüzlerini poz vermesine ya da duraksamasına gerek duymayan sistemler, diğeri ise poz verilmesine ihtiyaç duyan sistemlerdir.
Bu sistemler insan yüzünü fotoğraf ya da videolardan tanır. Öncelikle her bir görüntü karesinde yüzlerin olduğu yerleri tespit eder ve genellikle bu alanı kopyalayarak işlem yapılacak kayıt alanına alır, ikinci adımda ise gerekli ölçümler ve analizler yapılarak biyometrik veriler üretilir. Üçüncü adımda ise veri tabanındaki mevcut biyometrik veriler ile karşılaştırma yaparak en yüksek doğruluk oranına sahip insan yüzünü bulur. Bu veri içine yüzde kaç eşleşme olduğu bilgisini de ekler. Bu yüzde ne kadar büyük ise o kadar doğru bir insan yüzü bulmuş demektir.
Kullanılan en klasik yöntem insan yüzündeki burun, göz, ağız, kulak gibi organlar arasındaki mesafelerin ölçülmesidir. Sadece bunu kullanan sistemlerin bazılarını yüz fotoğrafları ile aldatabilirsiniz. Bunun önüne geçmek için birçok üretici önlemler almaya çalışmıştır.
Diğer bir yöntem ise 3 boyutlu sensörlar kullanan yüz tanıma sistemleridir. Bu sensörları aldatmak daha zordur. İnsan yüzüne ait derinlik bilgileri de ölçüldüğünden doğruluk oranları daha yüksektir. Ama değişken sayısının çok fazla artması biyometrik veriyi büyütür ve aranan bir insan yüzünün bulunma süresinin uzamasına neden olur. Yazılım algoritmalarının ve yapay zeka alanındaki gelişmeler ile doğruluk oranları hızla artmaktadır. Özellikle sensör, kamera ve bilgisayar teknolojilerinin gelişmesi ile işlem süreleri oldukça kısalmıştır.
Kalabalık Etkinliklerde Güvenlik Yönetimi »
Biyometrik Tanıma Sistemleri Nasıl Çalışır? »
Günümüzde sistemin doğruluğunu arttırıcı birçok iyileştirmeler yapılmaktadır. Yüz çizgileri, ten rengi, saç rengi, gözlük kullanımı, sakal kullanımı, kıyafet rengi vb. özellikleri biyometrik verilere dönüştürerek doğruluk oranları arttırılabilmektedir. Ayrıca bu sistemler mağazacılık ve sosyal medya uygulamalarında insan yüzü bulmak yerine özellikle cinsiyet, yaş, ırk gibi daha geniş grupların istatistiklerinin tespit edilmesi gibi uygulamalar için de geniş bir kullanım alanına sahiptir.
